

Dedikodu... Bir kadın, komşularından birisi hakkında bir dedik...
200 Adımda Çocuk Yetiştir... Çocuk yetiştirmek insan inşa etmektir. Bu nedenle ...
ANNELER VE ANNE ADAYLARI!... Arçelik’in gözünde tüm anneler kraliçedir....
Çocuklarınızın Sağlıklı G... Çocuklar, büyüme ve gelişimlerinin büyük bölümünü ...
Kalbi durdu doğum yapınca... Mucize Anne Kalbi durdu doğum yapınca Hayata döndü...
31 haftalık bebek anne ka... 31 haftalık bebek anne karnından sanki çıkmak isti...
Bayanların çocuk sahibi olamayacaklarını ya da ne vakte dek çocuk sahibi olabileceklerini belirleyen en mühim etken yumurtalık rezervleridir.
Yumurtalık rezervi fazla miktarda olan kadının yumurtalıklarında hormon üretimi fonksiyonlarını yerine getiren foliküller fazla ve kaliteli olduğu için hamile kalma ihtimali yüksektir. Yumurtalık rezervi bir diğer adı over rezervinin azalmasında etkili olan pek çok etken vardır. Ancak bu etkenlerin en mühimi yaştır. Yaşın artmasıyla bilhassa 35 yaşından sonra yumurtalık rezervinde azalmalar başlar, 40 yaşından sonra bu azalma hepten hızlanır.
• Kanser hastalığının iyileştirilmesinde kullanılan ışın tedavisi veya ilaçlar
• Genetik faktörler (anneanne, anne veya teyze gibi yakın akrabalarda 40 yaşından önce erken menopoz varsa)
• Yoğun sigara kullanımı (günde 10 sigaradan daha fazla)
• Çikolata kisti bulunan hastalarda
yumurtalık rezervinde azalma riski artar.
Farklı farklı rezerv belirleyici testler vardır. Ancak özellikle en hassas olan 2 adet test bulunmaktadır. Bunlar anti-müllerian hormon ölçümü ve ultrasonda antral folikül sayımıdır. 3. olarak kullanılan test ise daha az hassasiyette olan FSH hormon düzeyidir.
1) Anti-müllerian hormon ölçümü testi
Bu test kanda yapılan bir testtir. Bu testin avantajı adet ile ilgili özel bir zamanlamanın gerekmemesidir ve günün herhangi bir saatinde, açlık veya tokluk farketmeksizin yapılabilir. Özellikle güvenilir bir laboratuarda yapılan anti-müllerian hormon testinin düzeyi eğer düşükse yumurtalık rezervinin düşük olduğundan bahsedilir. Aylar veya kullanılan ilaçların etkisiyle anti-müllerian hormonun değeri etkilenmez dolayısıyla oldukça hassas bir şekilde rezervle ilgili bilgi sahibi olmamızı sağlar.
2) Ultrasonda antral folikül hormon sayımı
Antral folikül sayımı ultrason eşliğinde yapılır. Antral foliküller küçük küçük yumurtalıklarda yer alan potansiyel yumurtada gelişecek olan keseciklerdir. Bu keseciklerin ultrason sırasında özellikle vajinal ultrason sırasında sayılmasıyla rezervler konusunda bilgi sahibi olunur. Her iki yumurtalıkta 6 ya da daha fazla antral folikül sayımı olan hastalarda rezervin normal olduğunu kabul ediyoruz. Eğer sayı 6'dan daha düşükse rezervin düşük olduğu anlamına gelir.
3) FSH hormon düzeyi testi
FSH hormon düzeyinin özellikle adet döneminde bakılması gerekir. Adet dışı dönemde farklı sonuçlar çıkabilir. Aylar arasında farklılık gözlenebilir. Bazı aylar yüksek bazı aylar düşük çıkabilir ama eğer bir kere 10'un üstünde FSH düzeyi varsa rezervin düşük olduğu kabul edilir. FSH düzeyi özellikle kullanılan ilaçlardan, doğum kontrol hapı türevi ilaçlardan etkilenir ve düzeyi düşer ancak 1 kez yüksek saptanıyorsa bu rezervin düşük olduğu anlamına gelir.
Rezerv düşüklüğü hastanın bir daha gebe kalamayacağı anlamına gelmez. Ama her türlü tedavi yönteminde özellikle tüp bebekde yumurtalıkların verilen yumurtlama ilaçlarına ve yumurta geliştirici ilaçlara cevabının az olacağı, sonuçta da elde edilen yumurtanın yaşıtları olan diğer hastalara göre daha az olacağı anlamına gelir. Yumurta rezervi problemi tekrarlayıcıdır. Kesin bir tedavisi yoktur. Mücadele edilmesi zor bir durumdur. O yüzden eğer ki hastalara rezerv düşüklüğü saptanıyorsa vakit kaybetmeden çiftlerin tüp bebek merkezine başvurmaları tavsiye edilir.